Esma ÇAKIR – ROMA / DHA - Volkan Bozkır’dan, Avrupa Parlamentosu’nun sözde Ermeni soykırımı oylamasına ilişkin açıklama AVRUPA Birliği (AB) Bakanı ve Başmüzakereci Volkan Bozkır, Avrupa Parlamentosu’nun (AP) gelecek ay sözde ‘Ermeni Soykırımı’ tasarısını görüşecek olmasına ilişkin, “Türkiye’nin tarihinde utanacak hiçbir gelişme olmamıştır. Avrupa Parlamentosu’ndan çıkacak kararın, bu sorunun daha bundan yıllarca sürmesine mesnet teşkil edecek bir karar olmamasını diliyoruz” dedi. Bozkır, AKP içinde bölünmeler yaşandığı iddiasına ise, “Ben böyle bir sorun görmüyorum” diye karşılık verdi. Bakan Volkan Bozkır, İtalya’daki resmi temaslarının ikinci gününde Dışişleri Bakanı Paolo Gentiloni ile bir araya geldi. Görüşmenin ardından gazetecilere açıklama yapan Bakan Bozkır, “Ermeni Soykırımıyla ilgili AP’de 15 Nisan’da bir oylama yapılacak. İtalya’daki görüşmelerde bu gündeme geldi mi? Bununla ilgili destek arayışınız var mı?” sorusuna, “Öncelikle biz 1915 olaylarının soykırım olmadığı kanaatindeyiz. Türkiye’nin tarihinde utanacak hiçbir gelişme olmamıştır ve biz Türkiye bakımından bundan dolayı da en ufak bir endişe duymuyoruz” diye cevap verdi. Bu konunun tarihçiler tarafından araştırılması, kararlaştırılması ve şayet tarihçiler tarafından oluşturulacak komisyon bir karara varırsa da Türkiye’nin bunu kabul edeceğini defalarca söylediklerini belirten Bozkır, “Tabiatıyla tarihçi olmayan kişilerin, siyasi kişilerin parlamentolarda oturup, belli bir rüzgarın esmesiyle kararlar alıp bunu olmadığından farklı bir şekilde nitelendirmelerini doğru bulmuyoruz. Bütün ülkeler bakımından da bu görüşümüz geçerlidir” diye konuştu. HİSLERLE BİR KARAR ALINIRSA, BU KARAR SADECE BİR KAĞIT PARÇASI OLACAKTIR AP’den çıkacak kararın, bu sorunun daha bundan yıllarca sürmesine mesnet teşkil edecek bir karar olmamasını dilediklerini ifade eden Bozkır, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bunu bilakis geride bırakmamızı sağlayacak ve insanların geleceklerini barış içinde, huzur içinde yaşamalarını sağlayacak kararlar bekliyoruz. AP mutlaka Türkiye ile Ermenistan arasında imzalanmış protokoldeki hususlara referans vermelidir. Bu gündemindedir Türkiye'nin hala, fakat Ermenistan parlamentosu bunu geri çekmiştir. Oysa ki orada bizim başbakanımızın, o zaman dışişleri bakanı olarak imzası vardır, cumhurbaşkanımızın muvafakati ile ilerlemiş bir süreçtir. Ama Ermenistan tarafı maalesef bunu ilerletmemiştir. Dolayısıyla ben şahsen hisler yerine, aklın galebe çalacağından eminim. Şayet bunun aksine bir durum olursa, AP kararı sadece bir kağıt parçası olmaktan ileriye gitmeyecektir.” KARARI AYNEN İADE EDECEĞİZ Böyle bir karar çıkması halinde, bunun Türkiye'ye Brüksel'deki daimi temsilciliği vasıtasıyla tebliğ edileceğinin altını çizen Bakan, “Biz de onu aynı gün, aynı şekilde geriye göndereceğiz. Hiçbir yaptırım gücü yoktur, hiçbir etkisi de olmayacaktır, ama ben yine de böyle bir kararın bu şekilde çıkmayacağını ve geleceğe daha güvenle bakmamızı sağlayacak yapıcı bir görüşme olacağını ümit ediyorum” dedi. AB BAKANLIĞI İŞLEVİNİ YİTİRMİYOR, AKSİNE ÜZERİMİZE BÜYÜK YÜK BİNDİ TBMM Başkanı Cemil Çiçek’in, gerek AB’nin tavrı gerekse de buna bağlı olarak Türk halkının AB’ye güveninin kalmaması nedeniyle AB Bakanlığı’nın işlevini neredeyse yitiriyor olmasına ilişkin açıklamasına yorumu sorulan Bozkır, “Hayır tam öyle demedi, ben oradaydım. Dedi ki: ‘Bu süreç devam etmeli ve bu süreç güçlü bir şekilde devam etmezse AB bakanlığı da ileride işlevsiz kalabilir.’ Şu anda öyle bir durum yok. Bütün çalışmalarımız bu bakanlığın ne kadar önemli olduğunun ve sürecin devamına ne kadar katkıda bulunduğunu gösteriyor. Ve Türkiye’nin bir stratejik hedefidir AB” karşılığını verdi. AB’ye ulaşan sürecin devam etmesinin, Türkiye’nin çıkarına olduğunu vurgulayan Başmüzakereci şöyle konuştu: “Fasılların açılması o kadar önemli değildir, ama bakın Türkiye’de 300 bin gencimiz Erasmus projeleriyle Avrupa’ya gidiyor ve 500 bin kişiyi daha yollayacağız. 150 milyar dolar Gümrük Birliği’nden ticaretimiz var ve Türkiye demokraside ilerlemek için AB süreci sayesinde 2000 kanununu, anayasasını değiştirdi ve bu sürecin belki de daha az hızlı yürüdüğü dönemde dahi 167 reform tasarısı geçti. Gerçekten sivil toplum olsun, AB fonlarının kullanımı olsun yaklaşık 4,7 milyar Euro hibe yardımını değerlendirdik, yeni bir 4,5 milyar Euro hibe yardımını Türkiye’nin çeşitli illerinde, yerel yönetimlerde kullanıyoruz. Bütün bu çalışmalar varken AB Bakanlığı olarak biz kendimizi işlevsiz değil, bilakis üzerimize çok büyük yük bindiğini ve bazen yetişemediğimizi düşünüyoruz.” AKP’DE BÖLÜNME GİBİ BİR SORUN GÖRMÜYORUM İtalyan bir gazetecinin, “AKP içinde, cumhurbaşkanı ve başbakan arasında bir problem var gibi görünüyor” demesi üzerine Bozkır şöyle karşılık verdi: “Hayır. Sanırım bu yanlış bir algı. Cumhurbaşkanımız partinin kurucusudur ve tüm yaşamını, 12 yıldır ülkeyi yöneten partiye adamıştır. Bu nedenle 12 yıldır, çevremizdeki ülkelerin yangın yeri olmasına rağmen siyasi ve ekonomik istikrarımız sürüyor. Cumhurbaşkanı ve başbakan arasında fikir ayrılıkları olması mümkün değildir. Uzun yıllardır birlikte çalışıyorlar, benzer hedefleri vardır, geleceğe aynı vizyonla bakıyorlar ve çok iyi ilişkileri var. Haftada 2-3 defadan fazla görüşüyorlar ve bugün de (Perşembe) buluştular. Cumhurbaşkanı zaman zaman bakanlar kurulunu yönetiyor ve bu Anayasal hakkıdır. Bunun çok faydalı olduğunu düşünüyorum, düşünüyoruz. Partide bölünme gibi bir sorun görmüyorum.” Aynı gazetecinin gülerek, “Belki Arınç aynı fikirde değildir” demesi üzerine Bakan, “Hayır, hayır o da partinin kurucularındandır ve çok deneyimli bir politikacıdır. Onun sözlerinin bazen yanlış anlaşıldığını düşünüyorum. O, başbakan yardımcısı ve hükümet sözcüsüdür ve partinin temel taşlarından biridir” dedi. TÜRKİYE’DE HÜKÜMET DEĞİL, MUHALEFET SORUNU VAR “Türkiye’de hükümet değil, muhalefet sorunumuz var” diye sözlerine devam eden Bozkır, “Muhalefet, gerçek bir muhalefet gibi davranmıyor. Güçlü bir muhalefet olsaydı, daha iyi olurdu. Muhalefet, yeni bir vizyon üretemiyor, Kürt meselesi ya da ekonomi ya da özelleştirme ve geleceğe yönelik projeler gibi konularda hiçbir şey görmedik, ama sadece hayatı zorlaştıran eleştiriler getiriyorlar” diye konuştu. İTALYA’NIN DESTEĞİNDEN MÜTEŞEKKİRİZ İtalya Dışişleri Bakanı Paolo Gentiloni ile yaptıkları yaklaşık bir saatlik görüşmenin ana başlıkları hakkında da bilgi veren Bozkır, “Öncelikle Türkiye’nin AB üyelik sürecini konuştuk. Önümüzdeki dönem atılması gereken adımları, İtalya’nın bize destek veren ülke olması hasebiyle bize hangi konularda yardımcı olacağını konuştuk. Aramızda her türlü mutabakat var ve İtalya’nın desteğinden dolayı da müteşekkiriz” diye konuştu. Suriye’yi, Irak ve Libya gibi ülkeler başta olmak üzere bölgedeki gelişmeleri değerlendirdiklerini de aktaran Bozkır, Kıbrıs sorununun detayları, illegal göçün nasıl önlenebileceği ve bunun kaynaklarının nasıl kurutulabileceği temalarının da gündemlerine geldiğini anlattı. DAEŞ terör örgütüyle ilgili olarak alınması gereken önlemleri, buraya ulaşmayı çalışan savaşçıların nasıl önlenebileceğine dair çeşitli yolları görüştüklerini de söyleyen Bakan, “İtalya ile Türkiye arasında tüm konular arasında mutabakat olduğunu görmekten büyük memnuniyet duyuyorum” diye ekledi. “Tabiatıyla önümüzdeki dönem zorluklarla geçilebilecek bir dönem” diyen Bozkır, “Avrupa, Dünya, bölgemiz olsun şimdiye kadar karşılaşmadığı büyüklükteki sorunlarla karşılaşmakta. Bunların üstesinden gelebilmek de ancak birlikte hareket etmeyi, bilgi ve istihbarat paylaşımını son derece gerekli kılıyor. Biz, Türkiye olarak bölgenin en önemli ülkesiyiz bu açıdan. Türkiye’nin tekrar bu istikrarın yeniden sağlanması, barışın sağlanmasına yapacağı katkılar her bakımdan önemli. Herkes de bunun farkında” şeklinde konuştu.