Mustafa TURAPOĞLU- Fatih YILMAZ/TOKAT, (DHA) - TOKAT'ta, Alo 110 İtfaiye Hattı'nı arayan kişilerin görevlilerle ilginç diyalogları dikkat çekiyor. İtfaiyeyi arayan alkollü kişiler 'Yanıyorum' diye ihbarda bulunurken, bazıları da kaçan muhabbet kuşlarının yakalanmasını istiyor. En sık ihbarı ise çatıda yakılan mangalları yangın sanan komşular yapıyor. Tokat Belediyesi'nin kent merkezinde iki farklı noktasında bulunan itfaiye müdürlüğüne bağlı ekipler, 10 araç ile yangınlarda, trafik kazalarında ve kurtarma gerektiren durumlarda görev alıyor. 24 saat esasına göre 3 vardiya şeklinde çalışan ekipler, ayrıca merkeze bağlı köy ve beldeler ile gerektiği takdirde diğer ilçelere de giderek çalışmalara katılıyor. İtfaiye ekiplerini ise en çok asılsız ihbarlar oyalıyor. Günlük ortalama 20 ihbarın sadece 2 veya 3'ü gerçek çıkıyor. Tokat Belediyesi İtfaiye Müdürlüğü'nde çavuşluk yapan Duran Uyan, Tokat'ta yangın olaylarının önceki yıllara nazaran azaldığını söyledi. Özellikle beton yapıların artışıyla yangınların azaldığını kaydeden Uyan, yılda aralarında trafik kazasının da bulunduğu 700 olaya müdahale ettiklerini belirterek, "Günlük 15-20 ihbar geliyor, 2-3 tanesi geçerli ihbar geri kalanı asılsız ihbar. Genelde daha çok çocuklar arıyor. 110 hattı ücretsiz olduğu için eğlenme amaçlı arıyorlar" dedi. Uyan, kendilerine gelen bazı ilginç ihbarları ise şöyle anlattı: "Mesela kadın susturamadığı çocuğunu oyalamak için 110'u arayıp telefonu çocuğa veriyor, çocuğuyla bizi muhabbet ettiriyor. Üniversiteden bir öğrenci aradı, 'Niçin arıyorsun' dedim, 'Hiç, benim için bir zevk' dedi. Canı sıkılan, kafası bozulan bizi arıyor. Gecenin bir vakti adam alkol almış bizi arıyor ve 'Yanıyorum' diye bağırıyor. Bu gibi asılsız ihbarlar bizi gereksiz yere oyalıyor. Ama biz her ihbarı ciddiye almak zorundayız." Özellikle çatılarda yakılan mangallar nedeni ile sık yangın ihbarı aldıklarını ifade eden Uyan şöyle konuştu: "Burada mangal alışkanlığı fazla. Çatıda mangal yakıyorlar, komşuları yangın zannedip bize ihbarda bulunuyor. Yangın zannederek gidip böyle bir çok olayla karşılaştık. Bunun dışında biz evlere kedi, köpek, yılan gibi hayvanlarla ilgili ihbarlar olduğunda gidiyoruz. Üniversitede öğretim görevlisi bir hanımefendi, 'Benim evde fare var gelin yakalayın' diye aradı. 'Fare varsa bizim buna gitme şansımız yok' dedik. 'Sizi şikayet edeceğim, gelip yakalayacaksınız' dedi. Adamın evinden muhabbet kuşu kaçıyor, 'Gelin kuşumu yakalayın' diye arıyor. Biz kibarca görevimizi izah etmeye çalışıyoruz"