İbrahim MAŞE/MERSİN, (DHA)-MHP Genel Başkan Yardımcısı Oktay Öztürk, çözüm sürecinin bir pazarlık olduğunu, masada Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a başkanlık sözü verildiğini söyledi. MHP Mersin İl binasında partililerle bayramlaşan Oktay Öztürk, burada yaptığı konuşmada çözüm sürecini değerlendirdi. Öztürk, "Seçime giderken eşkıya ile birden kapıştı. Eşkıyaya dedi ki, ne istediler de vermedik. En son bir şey istedi ki vermediniz. Selahattin Demirtaş, 'Seni başkan yaptırmayacağız' dedi. Çünkü masada o sözü vermişlerdi. Bunlar onu başkan yapacaktı, onlar da bunlara özerkliği verecekti. Yani bağımsız Kürt devletinin sondan bir önceki adımını gerçekleştireceklerdi. Bunu millete anlatamayacaklarını gördüler. İstediklerini yerine getirmeyince eşkıya sokaklara düştü. Özerkliği teminat altına alan anaysa değişikliğine taraf değiliz. Anayasaya resmi olarak ikinci dilin girmesini, Türk kelimesinin çıkarılmasını istiyorlar" dedi. 2 DEFA SUÇLUSUN Son aylarda artan terör olaylarından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı sorumlu tutan Öztürk şunları söyledi: "Bunlar memleketi idare etmeyle uğraşmamış. Kendilerini teminat altına almakla uğraşmışlar. Bu gün Cizre'nin 3 mahallesinde seçim yapılamıyor. Devlet giremiyor o sokaklara. Adam diyor ki: 'Çözüm süreci sayesinde, 20 yıl TC ile savaşabilecek güce ulaştık' Dün ellerinde keleş vardı. Şimdi uçaksavarları var. O kadar çok var ki namluları kesip uzun menzilli silah yapmışlar. Askerle eşkıya çarpışırken, 3 bin metre menzili olan bu uçaksavarlarla asker ve polislerimizi şehit ediyorlar. Kendileri itiraf ediyor. Biz çözüm süreci ile uğraşırken bunlar bulundukları yerleri silah deposu haline getirmişler. Memleketin altını bombayla döşemişler. Mübarek sen neydin. Sen Başbakan, sen Cumhurbaşkanı değil miydin? Sen nerdeydin? İki defa suçlusun. Eğer bütün bunları görmediysen, gaflete düştüysen suçlusun. Devlet idaresi gafleti götürmez. Eğer bunları gördün de, Valiye görmemezlikten gel, Emniyet Müdürüne karışma dediysen, Garnizon Komutanına bırak bunlar bayrağı indirsinler, kendilerini tatmin etsinler diye sustuysan bu ihanetle eş değerdir. Bunun hesabını vereceksin."