Ali Can ZERAY/EDİRNE, (DHA) - EDİRNE’nin Lalapaşa İlçesi’ne bağlı Tatarlar Köyü'nde çiftçiler, ayçiceği tarlalarına yaban domuzlarının zarar vermesi üzerine tüfekli nöbet timi kurdu. Ellerinde av tüfekleri ile geceleri tarlalarda nöbet tutan çiftçiler yaban domuzlarını ya vuruyor ya da havaya ateş ederek korkutup kaçırıyor. Lalapaşa'nın Bulgaristan sınırındaki Tatarlar Köyü'nde ayçiçeği tarlalarına yaban domuzların zarer vermeye başladı. Sınırın Bulgaristan tarafından gelen yaban domuzları ayçiçeği tarlalarını adeta talan ediyor. Bölgede 4 yıl önce çıkan orman yangınından sonra domuzların ayçiceği tarlalarına saldırısı daha da arttı. Bunun üzerine köylüler av tüfekleri ile tarlalarında gece nöbet tutmaya başladı. Köylüler tüfeklerle ateş ederek gelen yaban domuzlarını tarlalarından uzaklaştırıyor. Tatarlar Köyü İhtiyar Heyeti'nden Mustafa Deniz, bölgede yaşanan kuraklık nedeni ile ayçiçeği tarlalarında verimin bir önceki yıla göre yer yer yüzde 80’e kadar düştüğünü ve buna birde domizların zararının eklenmesi ile tarlada hasat edilecek ürün kalmadığını söyledi. Köyde 200 dekarlık ayçiçeği ekili tarlasının 20 dekarını domuzların talan ettiğini anlatan Deniz, "Bu yıl kuraklık yetmediği gibi birde domuzlar ile uğraşıyoruz. Tarlamız Bulgaristan’a sınır. Bulgaristan tarafından yaklaşık 30 bin dekar çam ağacından oluşan orman bulunuyor. Bundan 4 yıl önce çıkan yangında ormanın bir bölümü yandı. O gün bugündür bu domuzlar tarlalarımıza dadandı. Geçtiğimiz yıllara göre bu yıl domuzların sayılarında çok artış var. Sürü halinde gelip tarlalarımızı talan ediyor. Zararımız büyük. Domuzlar tarlada hasat edilecek mahsul bırakmadı" dedi. Köydeki ayçiçeği üreticilerinden Raif Çankaya ise tarlasında nöbet tutmadığı için 8,5 dekar ekili arazisini domuzların yediğini söyleyerek, "Hasat zamanı geldiği için tarlaya gittiğimde domuzların biçilecek ayçiçeği bırakmadığını görünce şok oldum. Keşke nöbet tutsaydım. Zararım büyük. Yetkililerden yardım bekliyorum" diye konuştu. Köy Muhtarı Orhan Günaydın ise, domuzların 15 bin dekar ekili araziye zarar vermesinden korktukları için her gece dönüşümlü olarak nöbet tutmak zorunda kaldıklarına ifade ederek, "Biz burada akşam havanın kararmasının ardından ellerimizde av tüfekleri ile gelip sabahın ilk ışıklarına kadar nöbet tutuyoruz. Domuzları vurmuyoruz ateş edip onları korkutuyoruz" diye konuştu.