Mustafa SUİÇMEZ / ÇANAKKALE, (DHA) - ÇANAKKALE merkeze bağlı Kalafat Köyü'nde mısır tarlalarına dadanan domuzlar, çiftçilerin korkulu rüyası oldu. Köylüler av yasağı nedeniyle birşey yapamadıklarını ve mağdur olduklarını söyledi. Çanakkale'ye 35 kilometre uzaklıktaki Kalafat Köyü'nde, 20 bin dönüm tarım arazisinde dikili mısırlar domuzların istilasına uğradı. Köyde mısır başta olmak üzere domates, kavun, biber ve buğday ile geçimini sağlayan çiftçilerin korkulu rüyası olan domuzlar 20 bin dönüm arazideki mısırlardan yaklaşık 3 bin dönümüne zarar verdi. Çiftçiler, zararın daha fazla büyümesini engellemek amacıyla günün 24 saati nöbet tutuyor. Köyde 5 yıl öncesine kadar domuz olmadığını belirten köylüler, av yasağı nedeniyle tarlalarındaki mısırlarını korumak için domuz avı da yapamadıklarını belirtti. 'AV YASAĞI KALDIRILSIN' Çiftçi 49 yaşındaki Rıdvan Uçar, 5 bin TL'ye yakın bir zararının olduğunu söyleyerek av yasağıyla ilgili makamların yeni bir düzenleme yapması gerektiğini söyledi. Uçar, "Milli Parklar tarafından alınan av yasağı gereği biz domuzlara tüfekle müdahale edemiyoruz. Çok büyük kaybımız var. Şu anda 8 dönümlük alanın 4 dönümü domuzlar nedeniyle talan oldu. Ortalama yüzde 50 kaybım var. Av yasağının kaldırılmasını istiyoruz. Domuzların verdiği zararlar kazancımızı etkiliyor" dedi 'DOMUZLAR SAZLIKTA BARINIYOR' Kalafat Köyü Muhtarı Şaban Türker de, tarım alanlardaki bazı hastalıklar nedeniyle domates ekiminin yarıya düştüğünü mısır ve çeltik üretiminin arttığını belirterek şunları söyledi: "Dağdan kopup gelen domuzlar mısırlarımıza zarar veriyor. Milli Parklar bu sorunu çözmeli. İl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü, Ziraat Odaları, Avcı Kulüpleri ile yapacakları anlaşmalarla, hasat sonunda düzenlenecek sürek avlarıyla bu bir miktar da olsa önlenebilir. Bölgemizdeki 3 akarsuyun yanında sulama kanallarının atık sularını taşıyan drenajlar var. Bu drenajlar ile akarsular içindeki sazlık bölgeler domuzların barınmasına neden oluyor. Bunların da en kısa zamanda temizlenip, bu sazlıklardan arındırılması ile domuz yatakları da yok olacak. Devletimiz güçlüdür, inşallah buna bir çare bulacak."